İlm-i Kef ile elleriniz üzerinden karakter, kişilik analiz yaptırabilirsiniz. Uygulamamız bir fal aplikasyonu değildir. El yorumlarını gerçek uzman kişiler yapmaktadır.
Bu ilmin amacı gaybı bilmek (fal) değildir!
İnsanın yüzündeki, avucundaki, cildindeki birtakım işaretlerden hareket ederek, onun kullanma kılavuzunu oluşturmak ve hayatını doğru yönlendirmesi için ona yardımcı olmak bu ilmin amacı.
İnsanın kendini ve yeteneklerini keşfetmesi açısından kaynak niteliğindedir. Geçmiş zamanlarda alet-edevatın gelişmediği dönemlerde, el ve yüzdeki işaretleri hayatın içinde yoğun olarak kullanılıyordu. Tüm insan ilişkilerinde, bir anne-babanın çocuğunu tanımasın da, öğretmenlerin öğrencilerini doğru mesleklere-ilgi alanlarına yönlendirmesin de, en çok da insan kaynakları ve özellikle sağlık alanında -erken teşhis- çalışanların yararlanacakları muhteşem bir ilimdir bu.
Allah kıyamet günü “ağzı kapatacağını, eli konuşturacağını” beyan eder Yasin suresinde. Çünkü el asla yalan söyleyemez. Siz ondaki izleri, sırları silemezsiniz ve yalanlayamazsınız.
Bu ilmin amacı gaybı bilmek (fal) değildir!
Gayb, iki kısımdır: Birisi mutlak gayb, diğeri cehaletimizin neden olduğu gaybdır. Onunla ilgili bilgiler tam olarak elde edildiğinde gayb olmaktan çıkacak bir yığın ilim var. Bugün gayb diye bildiğimiz şeylerin beşte üçü gayb değildir.
Onların özüne vakıf olmayı sağlayacak bilgiden mahrum olmaktır.
Siz o konudaki bilginizi geliştirdikçe onların da gayb perdeleri bir bir aralanır. Nitekim öyle de oluyor.
Yerküre, deprem olmadan önce, izlemesini bilenlere haberlerini veriyor. Aynı şekilde, nimetler ve sıkıntılar, hastalıklar ve psikolojik travmalar gelmeden önce, gelmekte olduklarını haber verirler insana. Okumasını bilene tabii… Bugün tıpta, erken teşhis dediğimiz şey, tedavinin yarısından fazlasını teşkil ediyor. Çünkü birçok hastalık,patolojik bir vaka olmadan önce, işaretlerini veriyor.
Birinin alnında belirmiş çizgilere bakarak, “Senin karaciğerin yağlanıyor.” dediğinizde, bu o insan için de diğerleri için de gaybı bilmek gibi anlaşılıyor. Hâlbuki işaretlerin dilini okumayı öğrendiğinizde bu artık gayb olmaktan çıkar, anlaşılabilir bir lisan olur.
Bu ilmi yeni bir dil öğrendiğinizi farz edin. Yeni bir dil öğrenirken bir yandan cümle kalıplarını ezberler bir yandan da karşılaştığınız her bir kelimeyi not edip tekrar edersiniz. Unutmayın ki bu da bir dildir. Yaratılışın dilini öğrenmeye çalışıyorsunuz. Çünkü bu bir “şâkile dili”dir, hâl dilidir.
Bu ilimde bir programın varlığını fakat hiçbir şeyin değişmez olmadığını göreceksiniz. Evet, bir kader var. Hayatımızla ilgili birçok hadise bizim irademiz dışında gelişiyor. Ama iman-küfür, mutluluk-mutsuzluk, başarı-başarısızlık gibi insanın gayretini gerektiren alanlarda yazılı ve değişmez bir hüküm yoktur! O zaman insan anlar ki; insanın en temel görevi önce aklını ve aklın imkânlarını kullanmasıdır. Çabanın çok şeyi değiştirdiğini, ellerinizin içindeki çizgilerin seyrinden anlayabiliyorsunuz. Tıpkı, girilen verilerin grafiğin eğrilerini değiştirmesi gibi…
El çizgileri size bir kader olduğunu öğretir ama onu çabanızla değiştirebileceğinizin de işaretlerini verir.
Bir insanın herhangi bir mesele karşısında yüzde yüz nasıl davranacağını tahmin edemezsiniz. Ama genel bir seyir ve çizelge çıkarabilirsiniz...
ଗତ ଅପଡେଟର ସମୟ
ସେପ୍ଟେମ୍ବର 21, 2024