Kars’ın bir köyünde geçen sıcacık bir hikaye… sanki başka bir dil konuşurmuşçasına bir an uzak ama o kadar da bizim insanlarımız… Adı Alma ve Tavşan olan iki sevimli köy çocuğu… Çocukken ailesiyle Rusya’dan göçen bir Malakan: Mişka… Mişka’nın gençlik aşkı olan ama hiç kavuşamadığı sinirli mi sinirli yaşlı kadın Popuç… Mişka’nın yapayalnızlığına rağmen Popuç’un kalabalık, neşeli, hareketli ailesi… Saz aşıklarının bol atışmalı, çekişmeli, dudak değmezli kış geceleri.. fakirlik ve çetin kış koşullarıyla mücadele eden, ekin eken, kaz otaran, koyun güden köy insanları…
Rus kültürü ile yoğrulmuş Mişka ve onun köy yaşamına sessizce kattığı piyanonun ayağına bağlanmış ineklerin görünümü kadar komik. “DELİ DELİ OLMA”, sinemamızın uzun zamandır özlediği komik, naif, içten, geçmişimizden ve bizden bir film.