BİR BAŞYAPIT: MONA LISA

· TEKHNE YAYINLARI
5,0
2 atsauksmes
E-grāmata
70
Lappuses

Par šo e-grāmatu

Önce bir başyapıtın ölçütleri üzerine düşünelim:

Ölçütler zaman içinde ve farklı kültürler arasında değişiklik gösterdiğinden, başyapıtın evrensel bir tanımı yoktur.

Bununla birlikte, genellikle görsel sanatın başyapıtlarıyla ilişkilendirilen bazı özellikler tanımlanabilir:

Teknik ustalık: Bir başyapıt, sanatçının sanatsal teknikler ve malzemeler konusundaki olağanüstü ustalığını gösterir.

Yenilikçi ifade: Bir başyapıt, yeni fikirler, tarzlar veya teknikler ortaya koyan veya mevcut olanları çığır açıcı bir şekilde geliştiren özgün ve yenilikçi ifadesiyle karakterize edilir.

Estetik kalite: Bir başyapıt, görsel uyumu, kompozisyonu, renklendirmesi ve güzellik, denge ve neşe duygusu uyandıran diğer estetik unsurları nedeniyle ilgi çekicidir.

Derin anlam: Bir başyapıt salt estetiğin ötesine geçer ve evrensel insan deneyimlerine hitap eden ve düşündürücü olan daha derin temalara, duygulara veya fikirlere değinir.

Zamansız geçerlilik: Bir başyapıt, geçici eğilimleri ve modaları geride bırakır ve yüzyıllar boyunca önemini ve etkisini korur.

Kültürel etki: Bir başyapıtın sanat tarihi üzerinde önemli bir etkisi vardır, sonraki nesil sanatçılara ilham verir ve bir toplumun kültürel kimliğini şekillendirir.

Nadirlik ve korunma durumu: Nadir ve iyi korunmuş başyapıtlar, tarihi ve maddi değerleri nedeniyle özellikle değerli olabilir.

Popüler kabul: Bir sanat eserinin popülerliği ve kamuoyu tarafından tanınması, onun bir başyapıt olarak statüsünü etkileyebilir.

Kişisel yankı: İzleyicinin bir sanat eserine ilişkin öznel deneyimi ve yorumu, o eseri bir başyapıt olarak görüp görmediğinin belirlenmesinde önemli bir rol oynar.

Bu ölçütlerin mutlak olmadığını ve tüm sanat formlarına veya dönemlerine eşit şekilde uygulanamayacağını unutmamak önemlidir.

Nihayetinde, neyi başyapıt olarak gördüklerine karar vermek görenin gözündedir.


Vērtējumi un atsauksmes

5,0
2 atsauksmes

Par autoru

Özkan Eroğlu, 1967’de İstanbul’da doğdu. Sanat Tarihi Lisans (1989), Sanat Tarihi Yüksek Lisans (“Suriçi Galata’sı Üzerine Bir Deneme”, 1992), Karşılaştırmalı Sanat Tarihi Ön Doktora (“Deformation und El Greco-Francis Bacon”, 1994) ve Sanat Tarihi Doktora (“Hofmann Atölyesinde Çalışan Türk Ressamları ve Türk Resmine Katkıları”, 2011). 1993’de yazmaya başladı. 1993-2002 arasında sanat eleştirmeni olarak Türkiye’deki sanat gelişmeleri üzerine eleştiriler kaleme aldı. Bu tarihler arasındaki eleştiri yazılarının büyük bir kısmı “Sanat Çevresi Dergisi”nde yayınlandı. 2002’deki “Kim Sanatçı? / Who is an Artist?” isimli kitabıyla (Bu kitap 2015’te yayınlanmış olan “Türkiye’de Resim Sanatı” isimli kitabının kapsamında bulunmaktadır) eleştirilerini net bir noktaya taşıdı. 2002’den itibaren ağırlıklı olarak sanat filozofisi ve sanat tarihi alanlarında çalışmalarına devam etti, uzun soluklu metinler kaleme aldı ve bunları kitaplaştırdı. Philosophie der Kunst (Sanat Filozofisi) alanında Privat Dozent (“Giotto in Assisi”, 2012) ve Gastprofessor (“Matisse und Picasso”, 2016). 2021 itibariyle emekli olan Eroğlu, bundan böyle okumakta ve yazmaktadır. 


Novērtējiet šo e-grāmatu

Izsakiet savu viedokli!

Informācija lasīšanai

Viedtālruņi un planšetdatori
Instalējiet lietotni Google Play grāmatas Android ierīcēm un iPad planšetdatoriem/iPhone tālruņiem. Lietotne tiks automātiski sinhronizēta ar jūsu kontu un ļaus lasīt saturu tiešsaistē vai bezsaistē neatkarīgi no jūsu atrašanās vietas.
Klēpjdatori un galddatori
Varat klausīties pakalpojumā Google Play iegādātās audiogrāmatas, izmantojot datora tīmekļa pārlūkprogrammu.
E-lasītāji un citas ierīces
Lai lasītu grāmatas tādās elektroniskās tintes ierīcēs kā Kobo e-lasītāji, nepieciešams lejupielādēt failu un pārsūtīt to uz savu ierīci. Izpildiet palīdzības centrā sniegtos detalizētos norādījumus, lai pārsūtītu failus uz atbalstītiem e-lasītājiem.