Bundan birkaç sene sonra kaldığımız yurda müdür olarak M. Fethullah Gülen Hocaefendi geldi. O, bulunduğumuz yurtta bazan haftada bir, bazan da iki defa birkaç saat süren tehzib-i ahlâk dersleri veriyordu. Daha doğrusu, yetiştirme sohbetleri yapıyordu. Bir müddet sonra bizlerin de birer konu hazırlayıp konuşma yapmamızı istedi. Arkadaşım Mehmet Binici’den sonra ben de İmam-ı Gazzalî Hazretleri ve Bediüzzaman Hazretleri’nin kitaplarından “ihlâs” ile ilgili mevzuyu hazırladım. Konuyu anlatırken o sırada Hocaefendi de salonun arka sıralarında oturup bizi dinliyordu. Konuşma bitince arkadaşlar konuyla ilgili soru soruyorlardı. Soruların cevabını veremediğimde Hocaefendi devreye giriyordu.