20. yüzyılın en önemli yazarlarından John Cheever, bu çarpıcı romanında, öykülerinin de ana mekânı olan Amerikan banliyösünü teşrih masasına yatırıyor; birbirinin kopyası beyaz evlerde yaşayanların şaibeli “normallik”lerini hicivli bir dille irdeliyor. Bullet Park, Amerikan rüyasının trajikomikliğini ifşa eden bir kara mizah romanı.
“Sadece Cheever külliyatı değil, bildiğim tüm romanlar içinde başlı başına bir sınıf oluşturan bir eser.”
– Joseph Heller
“John Cheever büyülü bir gerçekçi ve ışıltılı öykülerinde, Bullet Park’la Falconer gibi eşsiz romanlarında karşılaştığımız üslubu, savaş sonrası Amerikan edebiyatının diğer bütün öncü yazarlarının üslubu gibi renkli ve özgün.”
JOHN CHEEVER, 1912’de Quincy, Massachussetts’te dünyaya geldi. Yazın hayatına, liseden kovulmasını öyküleştirerek başladı. İlk öykü derlemesi 1943’te yayımlandı, ilk romanı Wapshot Kayıtları ise 1958’de Ulusal Kitap Ödülü’nü aldı. Eserlerinde çoğunlukla Amerikan taşrasını ele alan Cheever, “banliyönün Çehov’u” olarak anılmaya başlandı. 1979’da yayımlanan toplu öyküleri Pulitzer Ödülü, Ulusal Kitap Eleştirmenleri Birliği Ödülü ve Ulusal Kitap Ödülü’ne layık görüldü. 1941’de Mary Winternitz’le evlenen Cheever hayatının son yıllarına kadar cinsel yönelimiyle ilgili sıkıntılarla ve alkolizmle boğuştu. 1982’de kanserden ölmeden birkaç ay önce Ulusal Edebiyat Madalyası’yla ödüllendirildi.
AYÇA SABUNCUOĞLU, 1972’de İstanbul’da doğdu. Avusturya Lisesi’ni ve Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Almanca ve İngilizceden çeviriler yapıyor. Kitaplarını çevirdiği yazarlar arasında Raymond Carver, Stefan Zweig, Heinrich Böll, Franz Kafka, Joseph Conrad, Uwe Timm, Martin Walser ve Daniel Kehlmann var.