Büyük sırrı fısıldayan bir tarikat. Ankara’dan Maraş’a ve Adana’ya uzanan esrarlı bir yolculuk. Memleketi ağ gibi saran karanlık bir yapılanma. Tüm bunların ortasında, gözü pek iki avukat: Saim ve Leyla.
MÜHÜR, zikir odalarında bendirin tok ve yankılı sesiyle açılan, akıllara kazınacak, sarsıcı bir roman. Gökçer Tahincioğlu, değişmeyen düzenin değişen insanlarını, mühürlenmiş bir aşkı cesurca anlatıyor.
“… Her cinayette biraz Kabil’in mührü vardır, her günahın birazı kardeşini öldüren Kabil’indir …”
Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nü bitirdi. Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Radyo Televizyon Anabilim Dalı’ndan “Askerî Darbeler Öncesi ve Sonrası Medya Özgürlüğü” konulu yüksek lisans teziyle mezun oldu. 1997’de Milliyet gazetesinde muhabirliğe başladı. 2010’dan itibaren Milliyet Gazetesi Ankara Haber müdür yardımcılığı ve müdürlüğü görevlerinde bulundu. Bu süreçte “Yüzleşme” adlı köşede, insan hakları odaklı yazılar kaleme aldı. Musa Anter Yılın Haberi Ödülü, Çağdaş Gazeteciler Derneği Rafet Genç Haber Ödülü, ÇGD İzzet Kezer Fotoğraf Ödülü, Metin Göktepe Yılın Haberi Ödülü, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Basın Özgürlüğü Ödülü, Abdi İpekçi Yılın Haberi Ödülü, ÇGD Haber Ödülü ve TGC Başarı Ödülü sahibidir. Bu Öğrencilere Bu İşi mi Öğrettiler?: Öğrenci Muhalefeti ve Baskılar (2013, Kemal Göktaş’la birlikte), Beyaz Toros: Faili Belli Devlet Cinayetleri (2013) ve Devlet Dersi: Çocuk Hak ve İhlallerinde Cezasızlık Öyküleri (2016) adlı kitaplara imza attı. 1 Ekim 2018’de Milliyet gazetesinden ayrıldı.