"Gün doğumu en iyi şehrin güneyinde izlenir. Binalar daha alçak olduğundan, öyle çok fazla yüksek bir yere çıkmaya gerek kalmadan dağların tepeleri arasında yükselen güneş seyredilebilir. Gelişini o daha gelmeden gökte kaybolan yıldızlar haber verir. Son yıldız kaybolduğunda güneş; bir kolunu batıdan, bir kolunu kuzeyden, bir kolunu güneyden çıkarır. Ortalık zifiriden alacakaranlığa, gökyüzü siyahtan laciverte dönerken doğudan bir ateş parçası nazlı nazlı göğe yükselir ve göğü beraberinde mavileştirir. Fakat güneş asıl rengini hâlâ bulmamış; turuncu, pembe, kırmızı tonlarıyla dağın aralığında durmaktayken göğe bir kol daha fırlar. İşte o an aydınlanan şehirle beraber, güneş de bal rengi olur..."
...
"Otel kasabadan koparılmadan denize olabildiğince yakın inşa edilmiştir. Bu hâliyle bile sahile kilometrelerce uzaktadır. Bazen düzlüğün sonlarında bir fırtına çıkar. Küçük boyutlarda bir hortum, ovanın altın rengi toprağını döndürerek kasabanın üstüne sürükler. Kasaba bir toz bulutu içinde kalır. Yukarıdan bakınca, bir tek kibrit kutusu şeklindeki bu binanın tepesi altın sarısı tozların arasından görünür..."
...
"Bu kitabı yazmaya başladığımda lise ikinci sınıfı yeni bitirmiştim. Okuldan nefret ediyordum. Yaz bittiğinde okula dönmek yerine başka bir dünyaya gitmeyi tercih ederdim. Başka bir dünyadaki başka bir ülkeye... Bu kitapta o dünyayı yazmadım ama o dünyadan gelen birini yazdım."
(Yayıncının Mesajı: Yorumlarınız değerlidir. Lütfen yorum yazmaktan çekinmeyin. Baskı hatası tespitinden, inceleme ve eleştiri yazılarına varıncaya kadar tüm yorumlarınız yararlı olacaktır. Sisteme, kredi ya da banka kartı eklemek ile ilgili sorunları olan okuyucularımız bu kitabı Wattpad adlı uygulama üzerinden bulup okuyabilirler.)