Deryâlar Sultânı: Barbaros Hayreddin Paşa'nın Romanı

Ötüken Neşriyat A.Ş.
Ebook
695
Pages

About this ebook

Turgut Güler’in, Gazavât-ı Hayreddin Paşa’yı esas alarak yazdığı Deryâlar Sultânı, denizlerde Türk satvet ve hâkimiyetinin kurulduğu 16. asrın pek çok büyük adamından birinin, karaları demir kuşaklı cihan pehlivanlarıyla tutan Osmanlı-Türk Cihân Devleti’nin Akdeniz sularını ve kıyılarını onun eliyle boydan boya kavradığı büyük kahramanımız Hızır Hayreddin Paşa’nın romanıdır.

 

“Biz Türk deryâ erlerine, boşuna ‘Hayreddînli’ denmemiştir. Bizim serdârımız,

bir uluğ Türk’tür ki, onun yoldaşlarına mâlûm olan kerâmetlerini, velâyetlerini saymak imkânı yoktur. Allâh, tuttuğu her işi nusreti ile donatsın ve dahî âsân eylesin, herkesin melûl ve mükedder olduğu o demde, Hayreddîn Paşa’nın cemâlinde en küçük bir keder izi görünmedi. Sanki, ters rüzgâr kâfirin yüzüne esermiş gibi, kendini tamâmen Allâh’a havâle etmiş, kâfir donanmasına karşı gidişini, hiç kesmeden sürdürüyordu. Bir ara, baştardasının güvertesinden içeriye girdi ve kısa bir müddet orada kaldı. Bilâhare, yeniden güverteye geldi. Elinde iki kâğıt parçası vardı. Kelâm-ı Kadîm ve Furkân-ı Azîm’den iki âyet-i kerîme yazılı olan bu kâğıtları, kendi mübârek elleri ile, baştardasının iki tarafından deryâya bıraktı. O sâniyede, Allâh’ın izni ve yardımı ile, o ters esen rüzgâr birden kesiliverdi. Bu kesiliş, öyle yavaş yavaş, tedrîcî değil, birdenbire ve bıçakla koparılmış gibi cereyân etti. Biraz evvel, arkalarına aldıkları rüzgâr ile Türk gemilerinin üstüne yürümekte olan kâfir karaka, kalyon, kadırga ve barçaları, yerlerinde durup kaldılar, gûyâ kadîd oldular. Hava, birden öyle limanlık oldu ki, az evvelki Cehennemî zamân yaşanmamış, bu deryâ üstünde, ebediyyen rüzgâr esmemiş sanırsın. Deryâ, derin bir uykuya dalmış gibiydi. Sanki, sular donmuş, karaya dönmüştü. Veyâhûd, deryânın suları, eskiden beri aslâ hareket etmezdi. Ne bileyim, üstünde iki rakîb donanmanın yüzmekte olduğu bu suların, hareket etmek ve dalgalanmak âdeti yok olup gitmişti.

Dalgalanmak, artık deryânın şânı olmaktan çıkmıştı. Şimdi, bunları gözleriyle görüp yaşayan bu kemter Seyyid Murâdî bendeniz, göğsünü gere gere kendisine

‘Hayreddînli’ demekte yerden göğe kadar haklı değil mi?”

 

“Deniz üstünde yürürüz!

Düşmanı arar buluruz!

Öcümüz komaz alırız

Bize Hayreddînli derler!..”


Ötüken Neşriyat

About the author

TURGUT GÜLER 1951 yılında Afyonkarahisâr’ın Sultandağı ilçesine bağlı Dort köyünde doğdu. Âilesi, 1959 Ocağında Aydın’ın Horsunlu kasabasına yerleşti. İlkokulu orada, Ortaokulu Kuyucak’da okudu. İki hafta kadar Nazilli Lisesi’ne devâm ettikten sonra, Nazilli Öğretmen Okulu’na girdi. Bu okulun ikinci sınıfını bitirdiği 1968 yılında, İstanbul Yüksek Öğretmen Okulu Hazırlık Lisesi’ne kaydoldu. 1969-1973 yılları arasında, Yüksek Öğretmen Okulu hesâbına İstanbul Üniversitesi Edebiyât Fakültesi Târîh Bölümü’nde tahsîl gördü. 


İstanbul Çapa’daki Yüksek Öğretmen Okulu’nun Kompozisyon ve Diksiyon Hocası olan Ahmet Kabaklı’nın başkanlığında kurulan Türkiye Edebiyât Cemiyeti’nde, bilâhare bu cemiyetin yayınladığı Türk Edebiyâtı Dergisi’nde vazîfe aldı. Bir taraftan üniversite tahsîline devâm etti, bir yandan da bahsi geçen derginin “mutfak” tâbir edilen hazırlık işlerinde çalıştı. Metin Nuri Samancı’dan sonra da ikinci yazı işleri müdürü oldu (Mart 1973, 15. Sayı). Bu dergide yazı ve şiirleri yayımlandı. 

1973 Haziranında üniversiteyi bitirdiğinde, Malatya Mustafa Kemâl Kız Öğretmen Lisesi târîh öğretmenliğine tâyin edildi. Ahmet Kabaklı’nın arzûsu ile bu görevine başlamadı ve İstanbul’da kaldı, Türk Edebiyâtı Dergisi’ndeki mesâîyi sürdürdü. 1975 yılında hem Edebiyât Cemiyeti, hem de Türk Edebiyâtı Dergisi, maddî sıkıntılar yaşamaya başladı, dergi yayınına ara verdi. Bunun üzerine, resmî vazîfe isteği ile Millî Eğitim Bakanlığı’na mürâcaat etti. 

Van Alparslan Öğretmen Lisesi’nde başlayan târîh öğretmenliği, Mardin, Kütahya ve Aydın’ın muhtelif okullarında devâm etti. 1984 yılında açılan Aydın Anadolu Lisesi’nin müdürlüğüne getirildi. 1992’de, okulun yeni binâsıyla berâber adı da değişti ve Adnan Menderes Anadolu Lisesi oldu. Bu vazîfede iken, 1999 Ağustosunda emekli oldu. 2000-2012 yılları arasında, İstanbul’da, Altan Deliorman’ın sâhibi olduğu Bayrak Basım-Yayım-Tanıtım’da çalışmalara yardımcı oldu. Yine Altan Deliorman’ın çıkardığı Orkun Dergisi’nde, kendi adı ve müsteâr isimlerle yazılar yazdı. İki kızı var. 

Yayımlanmış Diğer Eserleri:

Orhun’dan Tuna’ya Uluğ Türkler

, Ötüken Neşriyat, İstanbul, Ocak 2014, Ağustos 2016 [İkinci Baskı];

Takı Taluy Takı Müren-Daha Deniz Daha Irmak

, Boğaziçi Yayınları, İstanbul, Ekim 2014;

Cihângîr Tûğlar-Selîmnâme

, Ötüken Neşriyat, İstanbul, Ekim 2014;

Ejderlerin Beklediği Hazîne-Türkçe Üzerine Düşünceler

, Ötüken Neşriyat, İstanbul, Şubat 2015;

Şehsüvâr-ı Cihângîr-Fâtihnâme

, Ötüken Neşriyat, İstanbul, Kasım 2015;

Demir Kuşaklı Cihângîr-Süleymânnâme

, Ötüken Neşriyat, İstanbul, Kasım 2016;

Değirmen Taşı-Akşemseddin’in Romanı

, Ötüken Neşriyat, İstanbul, Haziran 2017 ;

Mahzûn Hudûdlar Çağlayan Sular

, Ötüken Neşriyat, İstanbul, Eylûl 2017;

Taşı Yenen Adam

, Ötüken Neşriyat, İstanbul Haziran 2018;

Gün Batımı

, Kırmızılar Yayıncılık, Eskişehir, Nîsân 2019;

Güneşli Bir Nîsân Günü

, Kırmızılar Yayıncılık, Eskişehir, Haziran 2019;

Ötüken Yış-Gök Gözlü Gök Yeleli Bozkurt’un Romanı,

Kırmızılar Yayıncılık,Eskişehir, Ekim 2019.

Rate this ebook

Tell us what you think.

Reading information

Smartphones and tablets
Install the Google Play Books app for Android and iPad/iPhone. It syncs automatically with your account and allows you to read online or offline wherever you are.
Laptops and computers
You can listen to audiobooks purchased on Google Play using your computer's web browser.
eReaders and other devices
To read on e-ink devices like Kobo eReaders, you'll need to download a file and transfer it to your device. Follow the detailed Help Center instructions to transfer the files to supported eReaders.