Jan büyükannesinin ölüm döşeğinde kendisine söylediği şarkının izini sürerken, hayatında bildiğini sandığı gerçekleri sorgulayacağını bilmiyordu. Jan Zer şarkısını ilk duyduğunda doğa ile müthiş uyuma sahip bir kültür, saklı kalmış bir tarih ve yaşanmamış kadife bir aşkın izinden gideceğini bilmeden, şarkının peşine düştü. Bu yolda Dersim’i, eşsiz doğasını ve kadim kültürünü geçmişte yaşanan büyük kıyımların insanları hayata nasıl bağladığını gördü.
Zer, Kazım Öz’ün yol hikâyelerine yenisini eklediği, yolda olmanın aslında hayatın en birinci var olma şartlarından biri olduğunu gösterdiği 2017 yapımı filmidir. Gösterime girdiğinde büyük seyirci ilgisi ile karşılanmış ve aralarında Mannheim-Heidelberg, GOA ve Edinburgh Film Festivali’nin de olduğu dünyaca ünlü büyük festivallerde gösterilmiş ve birçok ödülle dönmüştür.
Sanat hayatına üniversite yıllarından itibaren tiyatro yaparak başlayan yönetmenin ilk filmi Ax adlı kısa filmidir. Uluslararası birçok film festivalinden ödülle dönen Ax, Kazım Öz sinemasının temel ifade şekillerine, özüne ve kaygılarına son derece yerinde göndermelerle iyi bir ilk film olma özelliği taşımaktadır. Ax’tan sonra çektiğini gördüğümüz Dûr (Uzak) isimli uzun metraj belgeseli ise Öz’ün sinema dilinin kurgu ve belgeselin birlikte bulunduğu melez bir dil olduğunu iyi yansıtan bir örnek. Filmografisine baktığımızda belgesel ve uzun metraj kurgu filmlerinin birlikte yer aldığını ve sürekli olarak üreten, sorgulayan ve Türkiye Coğrafyasının politik, sosyolojik ve kültürel olarak yaşamakta olduğu değişikliklere dair soru soran bir sinema yapısı olduğunu görüyoruz. Kazım Öz İstanbul’da yaşamakta ve sinema üretimine üzerinde çalıştığı diğer projeleriyle devam etmektedir.