Belh’ten yola çıkan Muhammed
Celaleddin, zorlu yollar, kızgın çöller
aşmış, içindeki sevgi ırmağını besleye
besleye, nihayet ilim, irfan tohumlarını
yeşertecek mümbit topraklara, Konya’ya
gelmişti. İlimde derinleşmek ve
öğrendiklerini insanlara eşsiz bir sabır
ve sevgiyle öğretmek çabası onu
gönüllere taht kuran bir âlim yapmış,
o artık dillerde Mevlânâ Celaleddin diye
anılır olmuştu.
Bu eser, Mevlânâ’nın hayatını,
kendisinin “Hamdım, piştim, yandım.”
diye tarif ettiği manevi sürecini, başarılı
kurgusu içinde zevkle okuyacağınız
biyografik bir romandır.